Yapay Zeka’ya sövmek veya onun bize sövmesi sorunsalı

Solda düşünen robot, sağda kızan kadın görseli, ikisinin ortasında; yapay zekaya sövmek ya da onun bize sövmesi yazısı.

Gülmeyin. Twitter’ı (X) açın ve görün. Meşhur bir kimse, X’in yapay zeka aracı Grok’a kendisi hakkında ne düşündüğünü sorduğunda, hiç ummadığı bir cevap aldı. Sinkaflı bir ifade ile cevap alan bu kimse çok gocunmuştur tabii ama soru şu; bu aşamadan sonra ne yapacağız? Ne yapabiliriz?

Makine denince; çamaşır makinesi gelir insanın aklına ilk. Akabinde matkap veya mixer…

Mekatronik konusunu pek bilmeyiz. Hele ki, dijital çağdaki boyutu konusunda bir hayli geride kaldık. Alışacağız…

Öncelikle, her cihaz veya amiyane ifadeyle her zımbırtı; bir makinedir. Hesap makinesi örneğin, bilgisayar ve benzeri her araç birer makinedir. Makine mühendisliği ifadesini duyanlar şaka yapar ya;

Hangi makinenin miyendizi oluyon sen yeenim?

İşte öyle bir şey…

Yani elimize aldığımız her elektronik zamanzingo kabaca birer makine olarak tanımlanabilir. Bunları çalıştıran yazılımlar da öyledir. O prensiple çalışır. DaVinci bey amcanın çalışmalarına da konu olan algoritma meselesi, bir makine öğrenme sistemidir.

Kısacası, yapay zeka altyapısı olsun veya olmasın, muhatabımız bir makinedir. Çamaşır makinesi ile kavga etmek ne kadar mantıklıysa, Grok, Gemini veya ChatGPT ile kavga etmek de o kadar mantıklıdır. SEO ile kavga edenlere de benzeri ifadeleri daha önce kullanmıştık, tıpkı SEO uyumlu makale konusunda anlattığımız gibi.

Neyse konumuzdan sapmayalım…

Kızmanın ne anlamı var?

Yahu olur. Grok’a “gönderilerime bakarak, benim hakkımda ne düşünüyorsun?” diye sorduğunda; inanılmaz bir ifade ile, düşmana söylenmeyecek bir cevap vermesi elbette can sıkar. Biz Türkler, küfretmeyi hoş görmeyiz ama bu yapay zekanın kodlarını yazan Amerikalılar için durum tam olarak böyle değil.

Amerikalılar, çok ağır küfürler ile birbirlerine çıkıştığında; eğer bir tehdit veya fiziki temas yoksa konu hukuken tartışılmaz. Ne kadar doğru konusunu bir kenara koyalım, gerçek bu.

Egzajere edilip artık kişiyi gerçek yaşamında zora sokacak kadar taciz etmediği sürece, küfürleşme oranın hukuk sisteminde pek bir anlam ifade etmiyor. Tabii bunun istisnaları var ama şimdi burada Amerikan ceza hukuku tartışıp konuyu başka bir yere taşımayalım. Konumuz; yapay zekaya kaynak olan kodları yazanların meşrebi.

Amerikalılar, birbirine söver ve bu pek dava konusu olmaz. Bunu şaka olarak da yaygın olarak kullanırlar. İtiraf etmek gerekirse, ben bunu pek hoş bulmam. Özellikle cinsiyetçi ifadelerin acınası olduğunu düşünürüm.

Amerikalıların kültürü hakkında konuşacak olursak; işte tam da onlar için düşündüklerimi ifade edersem, bir davaya konu olabileceğim için uzatmıyorum…

Gelelim makinelerin buradaki durumuna.

Efendim, sayın makinelerin bir bilinci yoktur. Bilinçaltı da yoktur. Egosu, İdi; bizim davranış bilimleri içerisinde tarif ettiğimiz hiçbir özelliği söz konusu değildir. Yani makinenin aslında gerçek bir zekası veya ruhu yoktur. Bir hayvanla dahi kıyaslanmaları mümkün değildir.

Hayvanların en azından içgüdüleri vardır. Makinelerde o da yoktur. Karmaşık veya basit, bütünüyle algoritmalar üzerine kuruludur onlar. Tekerlek döner. “Neden dönüyorsun?” Der misin?

Bir halı dokuma cihazına kızar mısın örneğin?

“Bu ne biçim desen?”

Diye makineye mi kızarsın? Yahu bırak onu, makineye kızsan ne değişir?

Elbette kızarım!

Aslansın, kaplansın ama sonra ne olur? Kızsan ne olur?

“Mazeret kabul etmiyorum!”

Etme! Kimin umurunda ki?

Yani kusura bakmayın, biraz direkt oldu ama durum bu…

Yapay zeka arabirimleri;

“Ne olur beni kullan”

Demiyor bize.

Sonuç olarak; biz onlara soru sorup cevabımızı alıyoruz. Bu arada kötü sözler işitirsek ne yapacağız?

Yapay Zeka’ya dava açılır mı?

Teknik olarak istersen bulutlara bile dava açmayı deneyebilirsin. Ama neye yarar onu bilemem. Hele ki, Amerikan hukuk sistemine tabi bir gerece dava açmaya kalktığında sonuç alma ihtimalin birazcık düşük…

Neden dava edilmez?

İlk olarak bir konunun altını çizelim. Amerika’da hukuk değil, kanun söz konusudur. Yani yorum çok kısıtlıdır ve hatta yoktur. Kanunda açık olarak yazan ifadeler, yargılama esaslarını belirler. Bu durumda, kullanım koşulları çok önemlidir.

Kullanıcı sözleşmesini okudunuz mu? Yapay zeka kullanıcı sözleşmesinde ne yazıyor?

Hemen hepsinde;

  • Ben doğru söylemek zorunda değilim
  • Ben makineyim, gönlüme göre sallarım
  • Sizden ne duyduysam, onu tekrarlarım
  • Yaptıklarımdan sorumlu değilim

ifadeleri bulunur.

Nasıl yani?

Yaaa, nasıl yani dersiniz öyle. Siz yapay zekayı ne sanıyordunuz?

Kullanıcı sözleşmesinde ne yazıyorsa o. Yapay zeka size söver, yalan söyler, hakaret eder vs. Bunların neredeyse hiçbirisi dava konusu edilemez.

Beğenmiyorsan, kullanma. Zorla değil ya!

Derler adama…

Çaresi yok mu?

Yapay zekadan hakaret işitmek konusunun bir çaresi var mı?

Var.

Kullanma. Sorma. Muhatap olma.

Bu kadar basit aslında…

Eğer soru sorarsanız, cevap alıyorsunuz. Bu yapılar genellikle cevapsız bırakmaz. Nasıl bir cevap alacağınız ise onları besleyen topluluğun nasıl ifadeler kullandığına bağlı.

Grok neden küfrediyor?

İşte tam da bundan söz ediyorum. Grok, bizim ısrarla kendisine Twitter dediğimiz; X’in kitlesinden besleniyor. Öğrenmek için faydalandığı kaynaklar, Twitler. Biz bir paylaşım yaptığımızda altına sıralanan hakaret ifadelerini düşünün. Sistem, yani yapay zeka öğrenme arabirimi; bunları “bir şey” zannediyor.

Demek ki bunlar, kullanılabilir ifadeler.

Diyor.

Öyle mi?

Değil.

Kullanılıyor mu?

Evet.

Eh! Biz sövüyorken, bizim aynamız olan yapay zekanın sövmesine de kızmasak iyi ederiz.

Sonuç olarak; insanlık kendine çeki düzen vermedikçe yapay zeka sövebilir veya hakaret edebilir. Hiç bozulmayalım.

Dava falan da edemeyiz.

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir