Dijital dünyada işler hiçbir zaman durduğu yerde kalmaz. Bir zamanlar SEO, bir web sitesine avuç dolusu anahtar kelime yerleştirmek ve backlink sayısını şişirmekten ibaret sanılırdı. Hatta sektörde “Anahtar kelime doldurma” (keyword stuffing) denilen bir yöntem vardı; içeriğin altına görünmez yazılar yazar, sayfayı gereksiz tekrarlarla dolu bir çorak araziye çevirirdik. O dönemlerde bir arama motorunu bu kadar “kandırabilmek” ya da en azından manipüle edebilmek mümkündü. Ancak zamanla Google ve diğer arama motorları, yapay zekânın (AI) da yardımıyla öyle bir akıllandı ki “Ben buradayım, içerik bana göre tıkır tıkır” diyen sitelerin bile soluğu kesildi. Şimdi işler çok daha ciddi ve çok daha zorlu: Kullanıcı deneyimi, içeriğin otoritesi, teknik altyapı, yapay zekâ destekli arama teknolojileri… Hepsi bir arada.
Devamını Oku