SEO ajansı nedir, ne iş yapar?
Aslında esas soru, “Seo ajansı gerekli midir?” olmalı. Bununla birlikte buna verilecek cevap, aslında ne ile karşı karşıya olduğumuzla ilgili. SEO’nun ajansı mı olur? gibi bir soruyla başlayabiliriz örneğin. Eğer sizi oyalamaktan başka işe yaramayan birilerinden söz etmiyorsak, elbette olur. Diyerek konuya girelim. Zülf-i yare dokunursak, affola…
SEO Ajansı denildiğinde akla genellikle “Arama motoru sonuçlarında üst sıralara çıkmak” gibi basit bir tanım gelebiliyor. Ancak işin derinliğine indiğimizde bu sadece bir üst sıralara çıkma çabasından öte, kapsamlı bir strateji, sürekli takip ve çok boyutlu analizler gerektiren bir süreçtir.
Tıpkı bir orkestrayı yönetmek gibi düşünebilirsiniz. Enstrümanlar (yani farklı SEO bileşenleri) doğru ritimde ve doğru sırada çalınmadığı sürece mükemmel bir performans elde etmek neredeyse imkânsızdır.
SEO Ajansı Tanımı
SEO (Search Engine Optimization) ajansı, web sitelerinin arama motorlarında daha görünür, daha yüksek otoriteye sahip ve kullanıcılar için daha “keyifli” hâle getirilmesi sürecini yönetir. İnsanlar genellikle bu süreci sadece “Google’da üst sıralara çıkmak” olarak algılar ama altta yatan operasyonlar epey karmaşıktır.
Örneğin; alt yapının sağlam olması (Teknik SEO), kullanıcıların sitede geçirdiği süre (User Experience), içerik kalitesi (On-Page SEO) ve link ekosistemi (Off-Page SEO) gibi parametreler hep aynı makinenin dişlileri gibi çalışır.
Kime SEO ajansı denir?
SEO ajansı kavram olarak aslında iddialı bir ifadedir. Arama motoru optimizasyonu sadece teknik detaylar üzerine değerlendirilirse aslında herkes SEO ajansı olabilir ama gerçekte bundan çok fazlasıdır. SEO, bugünkü tanımıyla kapsamlı dijital pazarlama anlamına geliyor olduğundan, ajansın görev ve sorumlulukları da oldukça fazladır.
Ayrıca SEO ajansı, pek çok uzmanı bünyesinde barındırmak durumundadır. Bütün pazarlama etkinliklerini kendi içinde yapacak olan ajans;
- Pazarlama uzmanı
- Reklam uzmanı
- Yazılım uzmanı
- İletişim teknolojileri uzmanı
- Sosyal medya uzmanı
- İçerik yazarı
- Grafik tasarımcı
- Editör
- SEO uzmanı
- Veri giriş görevlisi
personellerini bünyesinde barındırmalıdır. Bu ekip üyelerinin bünyesinde bulunmaması halinde, dışarıdan hizmet alması elbette mümkündür. Ancak o durumda bu işletmeye tam SEO ajansı demek doğru olmayabilir.
Maalesef bu yapıyı kurmaktan kaçınan bazı kişi ve kuruluşlar, hile ve manipülasyonla bunun eksikliğini gidermeye çalışır. Elbette işe yarama ama ne yazık ki bu arada kimi site sahipleri mağdur olabilir.
Eski Usul Kurnazlıklar, Google’ın Cezası ve SEO Ajansı
Bir dönem, arama motorlarını kandırmaya yönelik, “black hat” diye tabir ettiğimiz tekniklerin çokça kullanıldığı zamanlar vardı. Örneğin sayfanın dibine beyaz zemin üzerine beyaz yazıyla anahtar kelimeler doldurulur, ziyaretçi görmez ama Google görürdü. Panda ve Penguin gibi büyük Google güncellemeleriyle bu tarz uygulamalar birer birer cezalandırıldı.
Deyim yerindeyse, “Hileli link ağları” ve “anahtar kelime yığma (keyword stuffing)” yapanlar için “kara gün” geldi. Bu örneklerden çıkarılacak ders şu: SEO ajansları, uzun vadeli, etik ve kaliteyi önceleyen çözümler sunmak zorundadır. Kısa yoldan çıkılan zirvelerden, algoritma güncellemeleriyle öyle bir aşağı inersiniz ki, bazen toparlanmak aylar, hatta yıllar sürebilir.
SEO Ajansı Hizmetleri
Biz konuya SEO ajansı olarak bakmayı pek doğru bulmuyoruz. Zira Google dahil hiçbir arama motoru artık sadece teknik detaylar üzerinden değerlendirme yapmıyor. Hele ki, yapay zekadan sonra manipülasyon zirve yapmışken, otomatikleştirilebilen teknik işler pek de anlam ifade etmiyor. Yine de geleneksel yöntemlerden söz edelim.
Anahtar Kelime Araştırması (Keyword Research)
Bir SEO ajansının belki de en temel görevlerinden biri doğru anahtar kelimeleri belirlemektir. “Doğru anahtar kelime” deyince bazıları sadece yüksek aranma hacmine sahip kelimeleri seçmeye odaklanır. Oysa ki burada önemli bir matematiksel dengeden bahsetmek gerek:
Bu formül, hayali de olsa, size rekabetin, aranma hacminin ve potansiyel dönüşüm oranının birleşiminden bir “değer” üretir. Örneğin ayda 1 milyon aranma hacmine sahip ama rekabeti de çok yüksek olan bir kelime yerine, ayda 10.000 aranması olan ancak dönüşüm oranı ve rekabeti daha makul bir kelimeyi tercih etmek uzun vadede daha kârlı olabilir.
On-Page SEO
On-Page SEO, sayfa içi optimizasyonları içerir. Burada dikkat edilmesi gereken temel noktalar:
Başlıklar (H1, H2, H3) ve Meta Etiketler: Google bot’ları için bir tür yol işaretidir. Doğru kullanıldığı takdirde “Aradığınız budur, buyurun inceleyin” mesajı verilir.
İçerik Kalitesi: Kullanıcının aradığı bilgiye direkt cevap verebilen, özgün ve anlaşılır bir metin olmazsa hiç şansı yoktur. Bir zamanlar “300 kelime olsun, 5 tane anahtar kelime sıkıştıralım, hadi bitti” mantığı hâkimdi. Şimdiyse arama motorlarının içerik kalitesini değerlendirme metrikleri çok daha gelişmiş durumda.
Sadece anahtar kelime odaklı değil, arama yapanın niyetini (user intent) anlayan, derinlemesine bilgi veren içerikler öne çıkıyor.
Mobil Uyum: Google’ın mobil öncelikli indekslemeye geçtiği günlerden beri, siteniz mobilde dökülüyorsa rakiplerle yarışmanız çok zor.
Eskiden “Aman, mobilde görüntülensin yeter” diye sitesini akıllı telefonlarda yamuk yumuk gösterenlerle karşılaşırdık. Şimdi ise “mobil uyum” değil “mobil mükemmellik” gerekiyor. “Responsiveness” ı saldım çayıra, “bakarız sonra” denemez. Denendiği zaman da sonuç ortada: bir anda sıralamalar dip yapıyor.
Teknik SEO
Teknik SEO, bir web sitesinin arka planını, yani alt yapısını optimize etme sanatıdır. Kod yapınız, site mimariniz, sunucu yanıt süreleriniz, güvenlik protokolleri (SSL), tarama bütçesi optimizasyonu, URL yapıları, yönlendirme (301 vs. 302) doğrulukları, robots.txt ayarları derken liste uzar gider.
Bu, tıpkı bir arabanın kaputunu açıp motora bakmaya benzer. Dışarıdan arabayı ne kadar cilalarsanız cilalayın, motorunuz problemliyse uzun mesafe gidemezsiniz.
Site Hızı: Sayfa yüklenme süresi uzunsa, kullanıcılar kaçmakla kalmaz, Google da sitenizi “yavaş” olarak işaretler. İyi bir SEO ajansı, görselleri optimize etmekten kod minifikasyonuna, CDN entegrasyonundan tarayıcı önbelleklemesine kadar her detayı inceler.
Yapısal Veri (Schema Markup): Arama motorlarına içeriğinizin ne hakkında olduğunu daha net anlatabilmek için schema.org işaretlemeleri kullanılır. Tarif, ürün, etkinlik, inceleme (review) vb. yapısal veri tipleriyle, Google’a “Benim içeriğim şu formatta” dersi verirsiniz. Bu da zengin sonuçlar (rich snippets) elde etmenizi sağlar ki tıklanma oranınızı (CTR) ciddi şekilde artırır.
Off-Page SEO: Dış Dünyada Markanızı Nasıl Parlatırsınız?
Off-Page SEO deyince çoğu kişinin aklına sadece “backlink” gelir. Evet, backlink hâlâ çok önemli ama “kaliteli backlink” kavramını da unutmamak lazım. Aynı sektörde otoriter bir siteden gelen tek bir bağlantı, yüzlerce kalitesiz linkten daha değerlidir.
Link İnşası (Link Building): İçerik pazarlaması, dijital PR, misafir blog yazarlığı gibi yöntemlerle sektörle ilişkili, itibarlı web sitelerinden link almak temeldir.
Sosyal Medya ve Marka Sinyalleri: Sosyal medya etkileşimleri direkt sıralama faktörü olmasa da marka bilinirliğini artırır, trafik çeker ve dolaylı olarak backlink almanıza da yardımcı olur.
Yerel SEO (Local SEO): İşletmeniz sadece belirli bir bölgede hizmet veriyorsa, yerel aramalarda çıkmak için Google My Business (Google Benim İşletmem) profilinizi optimize etmek, yerel dizinlere kayıt olmak (NAP tutarlılığı) ve çevredeki kullanıcıların dikkatini çekmek kritik önem taşır.
SEO Ajansı, içerik ajansı mıdır?
“Content is King” Değil; “Quality Content is King!”
Zamanında içerik konusunda şöyle bir söylem vardı.
“Çok sayıda içerik üretmek iyidir.”
Bugün o denklem;
“Çok sayıda kalitesiz içerik = Çöp”
Durumuna gelmiştir.
Şöyle düşünün, bir e-ticaret siteniz var ve her ürünün açıklamasını 50 kelimelik kopya cümlelerle dolduruyorsunuz. Arama motorları da kullanıcılar da bunun farkında. Oysa aynı ürünü gerçek bilgilerle, kullanıcı yorumlarıyla, artı eksi yönleriyle, belki küçük rehberlerle destekleseniz, işte o zaman Google’ın E-E-A-T (Experience, Expertise, Authority, Trustworthiness) dediğimiz kriterlerine uyum sağlarsınız.
Semantik Arama ve Konu Kümeleri (Topic Clusters): Google artık sadece anahtar kelimeye değil, konu bütünlüğüne de bakıyor. Örneğin “diyet programı” kelimesine odaklanıyorsanız, içeriğinizde sağlıklı beslenme, kalori takibi, egzersiz önerileri gibi yan konuları da işlemeniz, arama motorlarının “Bu site bu konuda uzman” demesine sebep olur.
Kullanıcı Niyeti (User Intent): Birisi “Nasıl kilo verilir?” diye arıyorsa, muhtemelen diyet listesi, egzersiz önerileri ya da motivasyon taktikleri görmek ister. Siz ise tamamen “protein tozları” satma peşindeyseniz, bu arama niyetine hitap edemezsiniz. İşte tam bu noktada SEO ajanslarının kilit görevi, kullanıcının niyetine en uygun içerik stratejisini geliştirmektir.
SEO Ajansı içerik üretir mi?
Eğer birlikte çalıştığınız SEO ajansı biz isek tabii ki üretir. Biz SEO uyumlu makale üretimini kendi bünyemizde gerçekleştiriyor ve bunun için çok sayıda yazarla çalışıyoruz. SEO ekibimiz, yazar, editör ve teknik ekibimizle özgün içerik gereksinimlerinizi karşılıyoruz. Yapay zeka ve benzeri araçları kullanmadan, organik içerik üreten ajanslar elbette bir adım öndedir.
Rekabet Analizi (Competitor Analysis) ve Fırsat Alanlarının Keşfi
Sadece kendi sitenize odaklanıp durursanız gelişiminiz kısıtlı kalır. Rakiplerin ne yaptığına bakmak, rekabet analiziyle hangi kelimelerde geri kaldığınızı veya hangi backlink kaynaklarını rakiplerinizin kullandığını görmek, adeta yolunuzu aydınlatır.
Teknik Derinlik: Sunucu Optimizasyonundan Log Analizine
Sunucu veya başka bir ismiyle hosting yönetimi, SEO’nun teknik boyutunun en önemli bileşenidir.
- Taranabilirlik
- Erişilebilirlik
- Site hızı
gibi temel teknik gereksinimler, bu bileşenin görevidir. Elbette SEO ajansı bu faaliyetleri gerçekleştirmekle sorumludur.
Sunucu Tarafında Dikkat Edilmesi Gerekenler
Sunucu Yanıt Süresi: Ziyaretçi siteye gelmeden önce, sunucunun verdiği ilk yanıt (TTFB – Time to First Byte) SEO açısından önemli bir metriktir. Hızlı sunucu, iyi bir başlangıç demektir.
HTTP/2 ve HTTP/3: Daha hızlı veri aktarımı için yeni protokollere geçmek gerek. HTTP/1.1’deki sınırlamalar yüzünden aynı anda çok sayıda istek atmak gecikmelere sebep olurken, HTTP/2 ve HTTP/3 daha etkin ve hızlı iletişim sağlar.
Cache Mekanizmaları: Sayfanın statik versiyonlarını tutmak ve tekrar tekrar sunucuya uğramamak yükü hafifletir.
Log (Günlük) Analizi
Çoğu SEO uzmanı, Google Analytics gibi kullanıcı tarafında olan analizlerle yetinir. Ama bir de sunucu loglarını inceleyerek Googlebot’un siteyi nasıl taradığını takip etmek var. Hangi sayfaları taramış, hangilerine çok sık uğramış, hangilerini görmezden gelmiş?
Buradan, taranma bütçesi (crawl budget) yönetimi konusunda değerli içgörüler elde edilir. Diyelim ki Googlebot sitede gereksiz yönlendirme döngülerine giriyorsa, buna yönelik teknik düzeltmeler yapmak gerekebilir.
Yerel SEO (Local SEO) ve Haritalarda Görünürlük
Eğer bir pastane veya bir berber dükkânı işletiyorsanız, Türkiye genelinde aranıyor olmak çok elzem olmayabilir ama bulunduğunuz semtte “en iyi berber” aramasında çıkmak ölüm kalım meselesi olabilir.
Google My Business (Business Profile) kaydı, işletme fotoğrafları, yerel anahtar kelimeler, konum etiketleri ve kullanıcı yorumları gibi faktörler yerelde daha fazla müşteri çekmenizi sağlar.
NAP Tutarlılığı (Name, Address, Phone): Farklı dizinlerde isminizin, adresinizin ve telefonunuzun tutarlı olması gerekir. Ufak tefek yazım hataları bile bazen Google’ın kafasını karıştırabilir.
Konum Odaklı İçerik: “İstanbul Anadolu Yakası’nda İyi Berber Nasıl Seçilir?” gibi özgün içeriklerle yerelde ilgi çekmek mümkün.
Dönüşüm Optimizasyonu (CRO) ve Kullanıcı Deneyimi (UX)
SEO sadece trafikte kalırsa eksik kalır. O trafikle işinizi büyütmek için kullanıcıların sitede dönüşüm (örneğin satın alma, form doldurma, abone olma) yapması gerekir. Bir SEO ajansı, bazen CRO (Conversion Rate Optimization) çalışmalarıyla da destek verir.
Örneğin; bir e-ticaret sitesinde ürün sayfasında sepet butonunun gözden kaçan bir yerde olması, mobilde tıklanabilir alanın dar olması gibi ufak detaylar bile dönüşüm oranını düşürebilir. Bu nedenle optimizasyonu holistik şekilde ele almak önemli.
Ziyaretçi Davranış Analizi: Isı haritaları (heatmaps), scroll haritaları, kullanıcı kayıtları gibi araçlarla insanların sitede hangi bölümlerde takıldığını ya da hangi aşamada siteyi terk ettiğini görebilirsiniz. Ardından, bu verilerle tasarım veya içerik güncellemeleri yapılır.
A/B Testleri: “Kırmızı buton mu daha çok tıklanır, mavi buton mu?” gibi soruların cevabını sezgiye bırakmak yerine, gerçek ziyaretçiler üzerinde testlerle ölçmek en doğru yaklaşımdır.
Sesli Arama (Voice Search) ve Geleceğin SEO Trendleri
Sesli asistanların (Siri, Google Assistant, Alexa vb.) yükselişiyle SEO dünyasında yeni bir sayfa açıldı. “Evde en yakın tamirci nerede?” veya “Bu akşam ne pişirsem?” gibi daha doğal dilde (conversational) yapılan sorgular, klasik anahtar kelime stratejilerini zorluyor.
Artık “anahtar kelime + şehir adı” formülü yerine, “cümle bazlı uzun sorgulara” uyum sağlamak gerekebiliyor.
Özellikli Snippet’lar (Featured Snippets): Sesli asistanlar genelde “Merak ettiğin bilgiyi işte şu siteden aldım” diyerek tek bir cevabı öne çıkarır. İşte o cevabı verebilmek için içeriklerinizin net, soru-cevap formatında ve özgün olması önemlidir.
Yerelleştirilmiş Sorgular: “Yakınımdaki” kelimeleriyle yapılan sesli aramalar, lokal SEO’nun önemini daha da artırdı.
E-E-A-T ve Google Kalite Yönergeleri
Eskiden SEO sadece “Title’a anahtar kelime ekle, 100 tane link al, iş biter” zannedilirdi. Şimdi ise Google’ın Kalite Rehberi’nde yer alan E-E-A-T (Experience, Expertise, Authority, Trustworthiness) kavramı her zamankinden daha önemli.
Deneyim (Experience): Bu içeriği hazırlayan kişi veya web sitesi, bu konuda gerçek bir deneyime sahip mi?
Uzmanlık (Expertise): Konu hakkında gerçek bir uzmanlık mı sergiliyor yoksa kopyala-yapıştır bir metin mi?
Otorite (Authority): Diğer güvenilir kaynaklar bu siteye atıfta bulunuyor mu, cite ediyor mu?
Güvenilirlik (Trustworthiness): İçerikler ne kadar doğru, güncel ve kullanıcılar için faydalı?
Buradan çıkarılacak sonuç şudur. Kaliteli içerik, uzman yazarlar, kaynak gösterme, sektörde tanınır olmak ve güvenilir bilgilere dayalı anlatımlar, SEO başarısının temel bileşenlerine dönüştü.
Güncellemelere uyum
Google, belirli dönemlerde majör güncellemeler ve hemen her gün düzenli güncellemeler yapar. Bu algoritma güncellemelerine uymamak gibi bir lüksümüz yoktur. Pekiyi bunlar nelerdir?
Panda, Penguin ve Sonrası SEO ajansı ne yapar?
Panda (2011): İçerik kalitesini hedef alan bir güncellemeydi. Kopya içerikler, çift sayfalar (duplicate pages) ve kalitesiz makaleler ciddi sıralama kayıpları yaşadı.
Penguin (2012): Link spam’lerini hedef aldı. Düşük kaliteli blog ağlarından (PBN) gelen linkler veya satın alınan linkler çok büyük darbe yedi.
Hummingbird (2013): Anlam odaklı aramaya (semantic search) geçişin sinyalini verdi, yani Google anahtar kelimelerin ötesine bakmaya başladı.
RankBrain (2015) ve BERT (2019): Yapay zekâ destekli algoritmalarla, kullanıcı niyetini anlama iyice karmaşık ve bir o kadar da gelişmiş bir düzeye taşındı.
Core Güncellemeler ve Sürekli Adaptasyon
Google, birkaç ayda bir “Core Update” denilen büyük çaplı güncellemeler yapar. Bu güncellemeler genellikle sıralamalarda önemli dalgalanmalara yol açar. İşte bu noktada SEO ajanslarının rolü kritikleşir. Her güncellemeyi takip etmek, analiz etmek ve hangi tip sitelerin etkilendiğini görmek gerekir.
Bir core update sonrasında sağlık veya finans gibi YMYL (Your Money or Your Life) kategorilerindeki siteler büyük dalgalanma yaşadıysa, oradaki kalite yönergeleri yeniden gözden geçirilmek zorundadır.
Raporlama, Analiz ve Ölçümleme
SEO bir kere yapıp biten bir iş değildir. Devamlı izlenmesi, ölçülmesi, raporlanması gerekir. Temel metrikler şu şekildedir.
Organik Trafik: Arama motorlarından gelen ziyaretçi sayısı.
Sıralama (Keyword Ranking): Hedef kelimelerdeki konumlar.
Dönüşüm (Conversion): Sitede istenen aksiyonu gerçekleştiren ziyaretçi oranı.
Hemen Çıkma Oranı (Bounce Rate): Kullanıcıların tek sayfa görüntüleyip ayrılma oranı.
Ziyaret Süresi (Dwell Time) ve Sayfa Başına Ziyaret (Pages/Session) gibi kullanıcı etkileşim metrikleri.
Bir SEO ajansı, genelde aylık veya haftalık bazda raporlar hazırlar. Örneğin “Bu ay organik trafiğimiz %20 arttı, şu kelimede 3 sıra yükseldik, şu kelimede 2 sıra düştük” gibi veriler paylaşılır. Ancak burada önemli olan sadece rakam paylaşmak değil, bu rakamların “neden” ve “nasıl” değiştiğini analiz edip sonraki aksiyonları belirlemektir.
Penaltı Kurtarma (Penalty Recovery)
Google’dan ceza almak, bir sitenin görünürlüğünü bazen bir gecede sıfırlayabilir. Bu cezalar, manuel veya algoritmik olabilir. Manuel cezalar genellikle Google çalışanlarının sitenizde “rehber ihlâli” tespit etmesiyle ortaya çıkar. Algoritmik cezalar ise büyük güncellemeler sonucunda sitenizin “spam” olarak algılanmasıyla tetiklenir. Ceza alan sitelerin bir SEO ajansı olmadan bunan kurtulması oldukça zordur.
Kurtulmak İçin Ne Yapılır?
Penaltı Türünü Teşhis: Google Search Console’da manuel ceza bildirimi var mı? Yoksa algoritmik bir düşüş mü? Ya da daha olağandışı bir durum mu söz konusu?
Sorunlu Alanları Tespit: Aşırı anahtar kelime doldurma, spam linkler, kopya içerik vb.
Link Temizliği ve Disavow: Özellikle spam linkleriniz varsa, bunları kaldırmak veya Disavow Tool ile reddetmek gerekebilir.
Kaliteli İçerik Güncellemesi: Varsa zayıf veya kopya içerikler silinir ya da iyileştirilir.
Rekonsiliasyon / İtiraz Mektubu: Manuel cezaysa Google’a düzelttiğinizi anlatan bir itiraz metni gönderirsiniz.
Takip ve Tekrar Optimizasyon: Ceza kaldırılsa bile, benzer hatalara düşmemek için düzenli kontroller şarttır.
Kimi zaman, penaltıdan kurtulmak çimento dolu bir kuyudan çıkmaya çalışmaya benzer; çok zordur. Özellikle de “black hat” tekniklerle uzun süre idare edilen sitelerde, bir ceza sonrasında sıralamalar yerle bir olur. Tekrar çıkmak için aylarca uğraşabilirsiniz.
Negatif SEO’ya karşı SEO ajansı
Bazı sektörler o kadar rekabetçi ki, rakiplerin sitenize spam link yağdırarak “negatif SEO” yapmayı denediği durumlar bile olabiliyor. Yani normalde sizin alakanız olmayan kalitesiz veya kötü niyetli sitelerden kitlesel link akışı oluşuyor.
Bu durum Google tarafından çoğu zaman fark edilir ve siteniz doğrudan cezalandırılmaz ama uzun vadede büyük hacimli ve hızlı link artışları şüphe uyandırabilir. Bu sebeple backlink profili düzenli kontrol edilmeli. Olağan dışı bir artış fark edildiyse, Disavow Tool ile bu kötü linkler reddedilmelidir.
Yapay Zekâ, Makine Öğrenimi ve SEO Ajansı
Google’ın RankBrain, BERT, MUM gibi yapay zekâ temelli güncellemeleri, içeriğin “kalitesine” ve “kullanıcının ne istediğine” daha fazla odaklanılmasını sağladı. Eskiden metin içindeki kelimeleri sayan algoritmalar, şimdi cümleleri ve içerik bütünlüğünü anlayabilecek düzeye yaklaştı.
SEO ajanslarının burada yaptığı en önemli şey, içeriği sadece anahtar kelime bazlı değil, bütüncül ve semantik bir çerçevede oluşturmak. Makine öğrenimi kullanan SEO araçları ise rakip analizini, konu kümelerini, hatta içerik önerilerini veri tabanlı şekilde sağlayabiliyor.
Örneğin dil modelleri sayesinde bir SEO aracı, “senin yazında X kelimesiyle alakalı alt başlıklar ekleyebilirsin” diyerek size spesifik öneriler sunabiliyor. Lâkin, yine de ajansların “insan dokunuşu” çok değerli: Makine “hangi konulara girmen lazım” dese de marka tonu, gerçek kullanıcı deneyimleri ve anekdotlar insan eliyle üretilmeli.
Uluslararası (Global) SEO
Eğer yurtdışı pazarlara açılmak istiyorsanız, uluslararası SEO devreye girer. Burada dil etiketlemeleri (hreflang), farklı ülke domainleri veya alt dizinlerinin yönetimi, coğrafi hedefleme gibi konular öne çıkar. Kimi işletme her ülkeye özel domain (.de .fr, .uk gibi) kullanır, kimisi alt dizin yapısı (example.com/de/, example.com/fr/) seçer. Her seçimin kendine göre avantajları ve dezavantajları vardır.
Hreflang Etiketi: Aynı içeriğin farklı dil versiyonlarını Google’a doğru şekilde tanıtmak için kullanılır.
Farklı Para Birimleri ve Ölçü Birimleri: Kullanıcılara ülkeye özgü deneyim sunmak önemlidir.
Kültürel Farklar: Anahtar kelimeler sadece dile değil, kültüre de göre farklılık gösterir. Almanya’da “tatlı tarifleri” arayan biriyle Japonya’da “tatlı tarifleri” arayan biri aynı niyeti taşımayabilir.
Ajans Seçerken Dikkat Edilecek Hususlar
Bir SEO ajansı seçerken, “Portföyünde hangi projeler var?”, “Sektörel deneyimi var mı?”, “Hangi araçları kullanıyor?” gibi sorular sorulmalıdır. Ayrıca ajansın “Biz sizi 1 haftada Google’da 1. yaparız” gibi gerçek dışı vaatler vermemesi gerekir. Özellikle de “kestirme” teknikler vaadiyle gelenler, uzun vadede sizi penaltılara sürükleyebilir. Güvenilir bir ajans, sürecin zaman alacağını ve organik büyümenin sabır gerektirdiğini baştan belirten ajanstır.
Sık Yapılan Hatalar
Anahtar Kelime Yığma: Hâlâ “Deniz ürünleri restoranı İstanbul, en iyi deniz ürünleri, en ucuz deniz ürünleri” diye 50 defa yazanlar var. Google 2005’te değiliz!
Otomatik Jenerik İçerik: Cümle yapısı bozuk, anlam kargaşası yaşayan yapay içerikler hem kullanıcıyı hem Google’ı kandıramaz.
Kalitesiz Link Ağı: “1000 adet yüksek DA (Domain Authority) backlink” diye paket satan sitelerden uzak durun. Bu tür linkler genellikle PBN (Private Blog Network) dediğimiz, spam’a yakın ağlar oluyor.
Teknik Sorunlara Kayıtsız Kalmak: Bazı site sahipleri, “Ben içeriğe odaklanayım, teknik sorunlar önemli değil” der. Sonra bir bakar, Googlebot siteyi tarayamıyor. Hani motoru bozuk arabayla yarışa girmek gibi.
Ücretsiz SEO Aracı Bağımlılığı: Elbette ücretsiz araçlar denenebilir, ancak kapsamlı analizler için ücretli ve profesyonel araçlar şart. Yani ameliyat yapmak için çocuk makası kullanamazsınız.
Sürekli Gelişim ve Eğitim
SEO dünyası her gün değişiyor. Bugün geçerli olan bir yöntem yarın eskimiş olabilir. Dolayısıyla SEO ajanslarının sürekli kendini güncellemesi, konferansları, Google’ın blog duyurularını, sektör analizlerini takip etmesi gerekiyor.
“Eskiden böyleydi, hâlâ böyledir”
Diyen bir uzman, tıpkı dijital pazarlamada ‘eski toprak’ kaldığını fark edemeyip geride kalan birine benzer. Güncel trendleri, teknolojileri ve algoritma güncellemelerini takip etmeyenler, müşteri kaybına uğrar.
SEO Ajansı Neden Önemlidir?
Bir SEO ajansı, sadece sitenizi üst sıralara çıkarmakla kalmaz, aynı zamanda çevrimiçi itibarınızı ve dönüşümlerinizi de artıracak bütüncül bir strateji geliştirir. Bu stratejinin temel yapıtaşları şunlardır.
Sürekli Analiz ve Veri Odaklı Yaklaşım: Rakipleri izlemek, kullanıcı davranışlarını ölçmek, sıralama değişimlerini düzenli takip etmek.
Teknik ve İçerik Optimizasyonu: Hem “kaputun altı” (teknik altyapı) hem de “koltukların rahatlığı” (kullanıcı deneyimi) için düzenli iyileştirmeler.
Uzmanlık ve Deneyim: Google güncellemelerini öngörmek, penalty riskini minimize etmek, doğru bağlantılar kurmak ve kullanıcı odaklı içerik oluşturmak.
Uzun Vadeli Yaklaşım: SEO, kısa vadeli bir oyun değildir. Yapılan yatırım, zamanla katlanarak geri döner. Kestirme yollar cezaya davetiye çıkarabilir.
Böylece bir SEO ajansının katkısı, yalnızca “Google’da görünür olmak” değil, işinizi dijital dünyada bir üst seviyeye taşımak anlamına gelir. Düşünün, küçük bir mağazanızın sokağından günde 50 kişi geçerken, internette aynı mağazanın önünden binlerce kişi geçiyor. Bu potansiyeli doğru yönetmek, SEO’nun ve dolayısıyla SEO ajanslarının işidir.
İleri düzey SEO’nun içinde neler var?
SEO işimiz elbette bitmez ama inşaatın temelini attıktan sonra ince inşaata neden geçmeyelim? Bakın o zaman neler yapıyoruz?
Log-Based Internal Linking
Bazen sayfa bazlı tıklanma verilerini, sunucu loglarındaki Googlebot ziyaret sıklığını inceleyerek “Bu sayfaya Googlebot gelmemiş, acaba site mimarisinde mi sorun var?” diye sorgularız. Gerekirse o sayfaya ana sayfadan veya daha güçlü sayfalardan iç link veririz. Böylece taranma sıklığını artırır, sıralamayı olumlu etkileriz.
Markov Chain Yaklaşımıyla Kullanıcı Davranış Analizi
Çok ileri düzey projelerde kullanıcıların sitede izlediği “tıklama akışlarını” Markov zinciri gibi istatistiksel modellerle değerlendirerek, sitedeki olası çıkış noktalarını tahmin ve optimize etmek mümkün. Bu elbette “Niye bu kadar detaya giriyorsunuz?” diye düşündürtebilir ama yüksek trafikli projelerde küçük bir değişim bile binlerce dolarlık etki yaratır.
Sektörel Özel Stratejiler
Medikal SEO: Google, sağlık içerikleri için ekstra hassas. Kaynak göstermek, gerçek uzmanların içerik yazması çok önemli. Sağlık turizmi ve yurtiçindeki sağlık pazarlamasında kullanılan yöntemler, cezai sonuçları ortaya çıkarabileceğinden çok dikkatli olunması gerekir.
Finansal SEO: YMYL (Your Money or Your Life) kategorisi. Güvenlik ve uzmanlık, içerik kalitesiyle birlikte en üst düzeyde inceleniyor.
Eğlence ve Haber Siteleri: Sürekli içerik girildiği için site hızı, içerik yapılandırması, AMP (Accelerated Mobile Pages) gibi faktörler kritik öneme sahip.
Bir SEO ajansı ile çalışın
Bir SEO ajansıyla çalışmak, yalnızca “Hadi biraz arama motoruna gözüksün” yaklaşımından çok daha fazlasını kapsar. Bu detaylı bir mühendislik, tasarım, kullanıcı psikolojisi, veri analizi, içerik geliştirme ve stratejik planlama işidir.
Kimi zaman ufak bir teknik sorun koca bir potansiyeli gölgede bırakabilir, kimi zamansa tek bir kaliteli backlink veya anahtar kelimenin doğru kullanımı, tüm projenin kaderini değiştirebilir.
O kadar da basit değil…
Bazen insanlar, “SEO basit iş yahu, bir-iki link atalım yeter” diye düşünürler. Oysa anlattığımız gibi, SEO bir ekosistem yönetimidir. Google ve diğer arama motorları sürekli değişirken, kullanıcıların davranışları da hızla evriliyor. İnternette her gün binlerce yeni site açılırken, rekabet kızışıyor.
İşte bu dinamik ortamda, müthiş bir senfoniyi yönetmeye benzetebileceğimiz SEO stratejinizi en iyi şekilde planlayıp uygulamak adına bir SEO ajansı, deneyimli bir orkestra şefi gibi devreye girer. Her enstrüman, yani her SEO bileşeni doğru anda, doğru notada çalarsa, o senfoni müthiş bir melodiye dönüşür. Hedef kitleniz de bu melodiye kapılıp sitenize akın eder.
Tüm bu yolculukta önemli olan sabır ve kalite odaklı ilerlemektir. “Hızlı yüksel, hızlı düş” tuzağına düşmemek için uzun vadeli stratejiler, özgün içerik, teknik mükemmeliyet, doğru link ekosistemi ve kullanıcı odaklı bir deneyim sunmak gerekir. Arama motorları da kullanıcılar da aslında aynı şeyi istiyor.
İhtiyaca cevap veren, hızlı, güvenilir ve kullanışlı sayfalar. Bunu başaranlar, dijital dünyada her zaman bir adım önde olacak.
İyi araştırın
Eğer bu “SEO Ajansı” macerasına atılmaya niyetliyseniz, bilin ki işin ucunda sadece Google sıralamalarında yükselmek değil, marka imajınızı büyütmek, hedef kitlenize gerçek değer sunmak ve sonuç olarak işletmenizin dijitaldeki ömrünü uzatmak var. Çünkü internet dünyasında kalıcı olmak, sadece görünür olmak değil, aynı zamanda kullanıcıların kalbinde (ve zihninde) de yer edinmektir.
İşte tam da bu yüzden “SEO Ajansı” demek, basit bir sıralama mücadelesinden çok, dijital başarınızın anahtarı demektir. Ve eğer doğru şekilde kurgulanır, şeffaf ve sürekli iletişimle yürütülürse, bu anahtarla kapıyı açtığınızda büyülü bir dünya sizi bekliyor olabilir.
Size mesaj gönderdim, bana ulaşmanızı rica ederim.
Mesajınızı cevapladık. Türkiye saati ile 10:00 itibariyle telefon numaranızdan sizi arayacağız. İlginiz için teşekkür ederiz.
Azerbaycan’a hizmet veriyor musunuz?
Elbette. Dünyanın her noktasına hizmet sunuyoruz. 51 dilde seo ve içerik hizmetimiz mevcut.